O sabah, Çankaya’daki bir köy evine
Yakın, atını durdurdu ve yaverine:
– Git sor bakalım şunlara, dedi.
Gazi Mustafa Kemal’i tanıyorlar mı?
Tanıyorlarsa nasıl tanıyorlar?
Damdan düşer gibiydi sual ama, yine de
Şaşırmadı köylü, çekingenlik göstermedi:
– Görmedim Bey, ama, işitmişliğim var.
Her Cuma Hacıbayram’da namaz kılarmış.
Göbeğine kadar sakalları varmış,
Melek gibi, nur yüzlü bir ihtiyarmış!
Köylünün söylediklerini aktarınca Salih Bozok,
Güldü Atatürk ve: – Varsın o da öyle bilsin,
Dedi, hem sonra, gerçeği öğrenmek
Dünyasını yıkar belki garibin.
Hayallediği şirin sakallıyı öldürerek
Sevgisini kaybetmenin anlamı yok!