Harbiye’de okurken, akşam üzerleri
Orda yer . içer, sohbet ederdi arkadaşlariyle.
(Aybaşlarında öğrenci maaşlariyle
Kapattıkları birer veresiye hesabı vardı hepsinin.)
Çemberlitaş’ta, Tavuk Pazarı’ndaydı Yorgo’nun Yeri,
1932 yılının bir yaz akşamı, nerden
Estiyse arkadaşlarına; Hadi, var mısınız; dedi,
Yorgo’ya gidelim bu akşam!
Sevindi herkes: – Aman ne iyi olur Paşam!
– Ama eski kadro yalnız!
Sen, Nuri, Salih, sen Asat, Doktor sen!
Yani, yalnız Yorgo’nun eski müşterileri
Ve Tavuk Pazarı’na dayandılar
Atatürk: – Benim kim olduğumu unutun Iütlen,
Ben de unuttum çünkü. Buna ihtiyacım var
Diyerek önliyebildi meyhanedeki candan gösterileri
Yendi, içildi. Sonunda kalkıp kapıya yönelen
Atatürk seslendi: – Ay başında öderim! Hadi
Eyvallah Yorgo; yaz hesaba
Hiç şaşırmamıştı Yorgo Baba:
– Güle güle Mustata Kemal, güle güle
Çok hoşlanmıştı bu
Karşılıktan Atatürk, arabasına binerken:
– Vatandaş olmak ne güzel şey yahu!