Hoca bir gün boş bulunur :
– Nedir, n’olmuş yani?
Kerametse keramet,
Biz de gösteririz, der .
Sen misin diyen, takılanlar olur :
– Yaşa Hocam! Göster kerametini,
Göster de, ayağına gelsin karşındaki tepeler!
Ok yaydan çıktı artık, ne yapsın Hazret?
Hiç bozuntuya vermez
Ve: – Gel ya mübarek!
Gel ya mübarek!
Gel ya mübarek!
Diye seslenir üç kez.
En ufak bir kıpırdama olmayınca,
Başlar tepelere doğru yürümeğe Hoca!
Biri: – Efendi Hazretleri! Bekleseydiniz biraz,
Nereye gidiyorsunuz, deyince ,
Hem yürür, hem cevap verir:
– Keramet ehlinde gönül, kibir olmaz!
Dağ yürümeyince!
Gayri bize düştü yürümek,
Önemli bir işi çıksa gerek!