– E –
Erlik ve kardeşlik peteğini ören,
Bir Şaman sema’ında dönercesine
Veya, Demir döğerken: Ya Hu!
Her ilmik atışta: Ya Hay!
Çiğnerken deriyi: Ya Hak!
Yani dergahta zikredercesine,
Horasan çeliğini, ayet meşkedilmiş palaya,
Taşı toprağı, yol, köprü ve kervansaraya,
Gübreli postu Ankara Sotuna, akıncı eğerine çeviren
Anadolu Ahileri’nin yasalaşmış kavlince:
Önce,
Gözünü, dilini, belini bağlaya
Ahi dediğin!
Ne küfür ve karalama, ne yalan ve kin,
Eline yüzünü gönlünü ve sofrasını
Halka iyilik ve hoşnutluk kapısını aça!
— Konuşmanın, giyinip kuşanmanın, yemek yemenin,
(Ne yavaş, ne hızlı, kasılmadan,
Çarpmadan, ezmeden, önüne bakarak,
Mırıldanmadan ve kimseye engel olmadan,
Ulu kişilerle arada mesate bırakarak)
Yolda pazarda yürümenin,
Uğraş ve arkadaş edinmenin,
Dost meclisine, beyler katına varmanın
Silah ve pala kullanmanın,
(Kesinlikle ikindi namazından önce
Ve güler yüzle odasına girince,
Solundan dolanıp sağ yanına ilişerek yatağının),
Bir hastaya ha" hatır sormanın
Ve fazla oturmadan, dua edip
İyilik dileyip ayrılmanın
Mezarlığa gitmenin başsağlığı dilemenin,
Konuk olmanın konuk çağırmanın
Birşey satmanın satın almanın
(Ucuzluk yetmez.
Sağlam mı mal ona bakılır!
— Beyaz bir kağıttır kavaf çarşısı
Teke kabul etmez!
Orta Kesesinden ödenir borcu
Dara düşen esnafın ama,
Dama atılır çürük papucu,
Dükkan duvarına çakılır!)
— Onsekiz dirhemden fazla gümüş saklamaya
Ve de olmaya!
Yani üretgen ve yatırımcı,
Ölçülü ve yardımsever olmanın
Sema için,
Yedi gezegene bakarak makam seçmenin,
Mesela ikindi vakti rast makamından çalmamn
Türküyü de nihavent makamından söylemenin
Sanki, Ahi Kocaları, her davranış için
Ayrı bir yönetmelik çıkarmış!
Mesela yedi adabı varmış
Yatip kalkmanın,
Yıkanmanın sekiz adabı ve üç adabı vamış
Hamamda saç taramamn
Hatta, bardağa su koymanın, su içmenin
Velhasıl, (740 Kural) üzerine
Yolu yordamı yaşamanın insanca!
Dinsizler, bölücüler ve bozguncular,
Sarhoşlar müneccim ve falcılar,
Tellallar satışlarda halka hep zarar veren
Ve tellaklar müslümanların ayıp yerlerini gören
İnsafsız cerrahlar, kasaplar ve avcılar,
Madrabazlar karaborsacılar ve vurguncular..
Dışlamıştır bunları kamu ve lonca!
Mesela, (hamal) deyip geçmeyin!
Molla Hüseyin Vaize göre:
Temiz olmalı hamal esnafı birkere.
Tanrıyı sık sık, yük anında bile anmalı.
Ancak dökmek, atmak için taşıyabilir haram malı.
Çarpmamak için birisine veya bir yere,
Sürekli seslenmeli önüne bakıp
Görünce her işi bir yana bırakıp
Omuz vermeli yoksulla yaşlının yüküne
Ekmek kapısıdır gerçi pazar ve çarşı,
Ama isterse akşamleyin cebi boş döne
Döğüşmeye arkadaşlarıyle yük için
Ve insaflı davranmalı, müşteriye karşı.
— Acı olduğunda, ve ağır koktuğundan,
Soğan bile bulunmaz kardeşler sotrasında örneğin.
Ama sofranın eksilmezidir zeytinle mercimek.
Yemeğe davranırken Bismillah! demek,
Sağ dizini dikip sol dizinin üstüne çökerek
Kendi önünden ve helalinden yemek.
Ne kaşınmak, ne de sümkürmek.
Lokmayı küçük almak, akıtmamak, dökmemek,
Ve konuğa bırakmak iyisini yemeğin
On parmağını değdirerek sofraya, şükretmek
Ve Fatiha çekip rahmetle anmak:
Hazreti Ali, Hazreti Hamza, Hasan Hüseyin
Ve (saraç çırağı komutan),
Ebu Müslimi Horasani’yi, (51)
Yemek bitince!